Hayırlı bayramlar

 


İstanbul'un her mevsimi ayrı bi güzel ama nemi çok yüksek olduğu için sanki eve döndüğünüzde dışarda duş almış gibi sırılsıklam giriyorsunuz. Klimalar olmasa halimiz perişan olurdu. İbadet için örtülere büründüğünüzde bunalmadan huzurla vazifelerinizi yerine getirebiliyorsunuz..

Elhamdülillah çok şükür.. 

İstanbul bomboş ve çok güzel.. Kimileri bayram tatiline gitti. Pazar günü dönüşler başlayacak..

Kimileri yaz dönemi boyunca memleketinde kalacak eylül-ekim sonu gibi dönecek..

Kimileri de hiç dönemeyecek Allah muhafaza her sene olduğu gibi trafik canavarı rolüne bürünmüş ecel onları bizlerden koparacak maalesef :( 

Kurban olmadan bir kurban bayramı ve tatil geçirmeyi diliyorum..

Bayram nedeniyle kapı zilim çok çalıyor otomatiğe basıyorum üç beş çocuk şeker için geliyor. İkram ettiğim şekerleri kimi heyecanla alırken kimi utana utana alıyor.

Ben de:

"Çocuklar yaptığınız çok yanlış sizlere zarar verirler. Neden tanımadığınız binalara giriyorsunuz. Size kötülük yaparlar. Kimseye güvenmeyin.."

Bayram şekeri toplamaya çıkan nice çocuklar geri dönemedi.. Tecavüze uğrayıp parçalara ayrılarak evlerin bahçelerine gömüldüler.. Kimileri hâlâ bulunamadı nice ocaklar söndü.. 

O nedenle her gelen çocukları uyardım. Korkmadım da değil çocuklar şikayet etseler "Falan yerde bir teyze var bizi korkutuyor diye😳"

Neyse ebeveynlerin yapması gerekeni ben yaptım. Allah zürriyetlerimizi her türlü şerlerden muhafaza buyursun.. Tez zamanda Filistin'e ve Doğu Türkistan'a özgürlük nasip eylesin. Siyonist güçleri kahruperişan eylesin amiin amiiin..

Biraz geç oldu fırsat bulamadım ama aşağıdaki bayramlaşmayı hala yapabilirsiniz ve her sıkıntılı dönemlerinizde deneyin mutlaka.. 

   صَلِّﷺ💚وَسَـــلِّمْﷺ💚

Bayram Sabahı Hiç Unutmayın:

Bayram sabahı kalktıgınızda abdestinizi alınız. Temiz kıyafetlerinizi giyin, odanızın bir köşesine geçip mana aleminde sanki Peygamber efendimizin (s.a.v) karşısında oturuyormuşsunuz gibi edeple oturun..

صَلِّﷺ💚وَسَـــلِّمْﷺ💚

Başınızı saygıdan ve günahların ağırlığından önünüzde: Ya Rasûlullâh bütün salât ve selamlar sana olsun deyip önce onunla bayramlaşın.Ve bunu hiç bir zaman unutmayalım her bayram önce Peygamber (s.a.v.) Efendimizle bayramlaşalım insAllâh.. Derdinizi kimseye anlatamıyorsanız peygamberimize anlatın ben her defasında rahatladım ve bir çıkış yolu buldum.. Tavsiye ederim..

 Hepimize dualı ve güzel ahlaklı sevgi ve muhabbet dolu bir ömür diliyorum görüşmek dileğiyle..




ٰ 🌹🌹

🌹🌹🌹🌹

🌹🌹🌹🌹🌹

🌹🌹🌹🌹🌹🌹

🌹🌹🌹🌹🌹🌹

🌹🌹🌹🌹🌹🌹

🌹🌹🌹🌹🌹

🌿🌹🌹🌿

        

🌿🌿

🌿 🌿

🌿 🌿🌿

🌿 🌿🌿🌿

🌿 🌿🌿🌿🌿

🌿 🌿🌿🌿🌿

🌿 🌿🌿🌿🌿

🌿 🌿🌿🌿

🌿



🌿

🌿

🌿

🌿

🌿

صَلِّﷺ💚وَسَـــلِّمْﷺ💚


Hypatia kimdir?

Tarihi şahsiyetler her zaman dikkatimi çeker. Bunlardan biri de Hypatia ve tüyler ürpertici bir son ve özetle sizlerle paylaşmak istedim detaylı bilgi internette var dileyen araştırıp okuyabilir..

Hypatia, Antik Yunan düşünür, matematikçi, astronom ve filozoftur. İskenderiye Okulu'nun son ünlü bilgini olarak kabul edilir ve Neoplatonizm felsefesinin önemli bir temsilcisidir. Antik Çağ'da bilim ve felsefe alanlarında önemli katkılar sunan az sayıdaki kadın düşünürden biridir. Babası Theon, İskenderiye Kütüphanesi'nde çalışan ünlü bir matematikçi ve astronomdu. Hypatia, babası tarafından evde eğitilerek matematik, astronomi, felsefe ve retorik alanlarında derin bir bilgi birikimi edindi.

Hypatia, MS 4. yüzyılın sonları ve 5. yüzyılın başlarında sadece memleketi İskenderiye’nin en büyük filozofu olarak değil, aynı zamanda geç antik çağın en büyük düşünürlerinden biri olarak da anılıyordu. Sadece bu başarıları bile adının yüzyıllar boyunca korunmasına yetse de, tarih onu çok daha farklı bir bağlamda anlatıyor.

Hypatia, bu başarıları yerine, daha çok MS 415 yılında fanatik bir Hıristiyan güruh tarafından korkunç bir şekilde öldürülmesiyle hatırlanıyor. Çağdaş kaynaklar cinayeti ayrıntılı olarak anlatıyor.

Hypatia, İskenderiye’de zorla arabasından sürüklenerek Caesareum adlı kiliseye götürülür. Orada çırılçıplak soyulup derisi yüzülerek vahşice öldürülür ve cesedi parçalanır. Sonrasında, kalıntıları bir kalabalık tarafından yakılır.

Çok üzücü bir son.. Başedilmesi gereken en büyük düşman cehalettir..
 

Yarım kupa,1958 yılının Başbakanlık Kupası

 




Yarım kupa beni epey şaşırttı bu kadar da olmaz ki dedirtti. Duyduğuma inanamadım bi araştırayım derken bilgilerimi sizlerle paylaşır buldum..😀 
Havanın kararmasıyla taraflar arasında bi üstünlük sağlanamayınca kupa ikiye bölünüyor.. Aşağıdaki bilgi netten alıntıdır.

1958 yılının Başbakanlık Kupası finalinde Fenerbahçe ve Galatasaray kozlarını paylaştı. Mücadelede goller Şirzat Dağcı ve Metin Oktay’dan geldi. Müsabaka 1-1’lik skorla sona erdi.

Takım kaptanları Naci Erdem ve Turgay Şeren, maçın uzaması ya da tekrarlanması teklifine karşılık kupanın ortadan iki parçaya bölünerek takımlara paylaştırılmasını teklif etti.

Dönemin Başbakanı Adnan Menderes bu teklifi kabul edince iki takımın kaptanları kupanın birer ucundan tutup göğe kaldırdı. Sarı-Lacivertli ve Sarı-Kırmızılı taraftarlarlar stadyumdan mutlu ayrıldı.

İki kulüp, kupanın kendilerine verilen kısmını müzelerine götürdü.

Yaklaşık 13 yıl önce ise Başbakanlık Kupası’nın parçaları bir araya geldi. “Only a Game?” adlı futbol sergisinin 2010 yılındaki durağı İstanbul’du.

İmzalı formalar, Kupa Galipleri Kupası ve Şampiyonlar Ligi kupaları gibi birçok ögeyi barındıran sergide, ikiye ayrılan Başbakanlık Kupası parçaları da yan yana getirildi.

Parçalar, kısa süreli birlikteliğin ardından kulüplerin müzelerine geri döndü.

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı